top of page

Prof Dr Saim Yılmaz

"Miyom hastalarının yaklaşık dörtte birinde Hayfu tedavisi uygulanabilir"

Miyomda  Hayfu tedavisi hangi hastalarda etkili?

Hayfu ya da HIFU (High Intensity Focused Ultrasound), yüksek yoğunlukta ultrason dalgalarının Emar ya da ultrason kılavuzluğunda, bir mercek yardımıyla istenen dokuya odaklanması ve o dokunun oluşan yüksek ısıyla yakılması işlemidir. Hayfu, özellikle kanser tedavisinde son 10 yılda kullanımı gittikçe artan bir yöntemdir. Bu yöntemle en çok prostat, pankreas, kemik ve yumuşak doku tümörleri ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Ancak yöntemin hangi tümör tiplerinde ne ölçüde başarılı olduğu henüz net olarak ortaya konamamıştır. Ayrıca, başarısı kanıtlanmış diğer tedavi yöntemleriyle kıyaslamalı çalışmalar çok azdır. Yöntem, rahim miyomlarında da kullanılmış ve umut verici sonuçlar elde edilmiştir. Hayfunun en önemli avantajı ciltten herhangi bir kesi yapılmadan tedavi imkanı sağlaması ve hastanede kalış süresinin kısa olmasıdır. Ancak yöntemin bazı dezavantajları ve kısıtlılıkları da bulunmaktadır.

Hayfu için, ultrason dalgalarının herhangi bir engelleme olmaksızın ciltten tümöre ulaşabilmesi gerekir. Ancak, kemik dokusu ve içi hava ile dolu organlar (akciğer, mide, barsak vs) ultrason dalgalarını engellerler. Bu nedenle cilt ile tümör dokusu arasında bu tür doku ya da organlar varsa Hayfu uygulanamaz. Ayrıca, işlem sırasında tümör yakılırken tümörün yanındaki dokularda da ısınma meydana gelir. Bu da bazı hastalarda siyatik sinir hasarına bağlı bacak ağrılarına, cilt yanıklarına ya da cilt altı yağ dokusunda sertleşmeye neden olabilir.

Hayfu uygulamasında, tümör ultrason ya da Emar ekranında görüntülenir ve ultrason dalgalarının odaklandığı nokta tümör içinde sürekli yer değiştirerek tümörün her bölgesi yakılmaya çalışılır. Bu, uzun süren zaman alıcı bir işlemdir. Özellikle Emar kılavuzluğunda yapılırsa, normalde çok yoğun olan Emar cihazlarının uzun süre bu işlem için ayrılması gerektiğinden maliyet yükselir. Tümörün sayısı ve çapı ne kadar büyük olursa Hayfu o kadar uzun ve maliyetli olur. Bu nedenle rahimde çapı çok büyük olmayan tek ya da birkaç miyomu olan hastalarda miyomlar özellikle cilde yakın yerleşimli ise Hayfu iyi bir seçenek olabilir. Bunun dışındaki hastalarda Hayfu uygulaması pratik değildir. Ayrıca Hayfu için miyomun mutlaka ultrason ya da Emar da görülüyor olması gerekir. Bu yöntemlerle görülemeyen küçük miyomlara Hayfu' nun herhangi bir etkisi olmayacaktır. Yapılan çalışmalarda Hayfu' nun miyom hastalarının ancak %25 inde uygulanabileceği, geri kalan hastalarda uygun bir seçenek olmadığı gösterilmiştir.

Hayfu, yan etkileri ve komplikasyonları az olan bir yöntemdir. Ancak miyomlardaki uzun süreli etkinliği konusunda bazı soru işaretleri bulunmaktadır. Bunun nedeni Hayfu ile miyomun tamamının bir seferde yakılmasının zor oluşudur. Bu nedenle miyomu tamamen yakabilmek için Hayfunun birkaç kez yapılması gerekebilir. Buna rağmen de tam olarak yakmak mümkün olmayabilir. Tamamen tedavi olmayan miyomlar tekrar büyüyebilir ve problem yaratabilirler. Hayfu ile perkütan radyofrekans ablasyonu kıyaslayan bir çalışmada, Hayfu ile miyomların tam yanma oranı daha düşük bulunmuştur (Meng X ve ark, CVIR 2010) Hayfu ile embolizasyonu kıyaslayan yakın tarihli bir çalışmada da, Hayfu'nun miyom şikayetlerini gidermede embolizasyona göre daha az başarılı olduğu ve ikincil tedavilere daha fazla ihtiyaç gösterdiği ortaya konmuştur (Froeling ve ark, CVIR 2013). Buna rağmen, uygun hastalarda hayfu tedavisi önemli bir seçenektir. Ancak, maliyeti yüksek bir yöntemdir ve miyom için kullanılan hayfu cihazları henüz ülkemizde bulunmamaktadır. 

Video: Miyomda Hayfu ve diğer tedavi seçenekleri, Prof Dr Saim Yılmaz

HAYFU (HIFU)
bottom of page